Ravza Gülüm
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Zehra
Admin
Zehra


Mesaj Sayısı : 724
Kayıt tarihi : 31/10/09
Yaş : 33
Nerden : Almanya

Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ Empty
MesajKonu: Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ   Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ I_icon_minitimeSalı Kas. 03, 2009 11:10 pm

Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ

Mevlana, Anadolu’nun manevi mimarlarındandır. Öyle bir mimar ki bir tarafta sel var, onun üzerine köprü
yapıyorsunuz. Neden mi? Moğollar, Anadolu’da taş üstüne taş
koymuyorlar. İnsanları katlediyorlar, zenginlikleri gasp ediyorlar.
İnsanlar canlarından, mallarından, ırzlarından emin değiller,
mutsuzlar, huzursuzlar, endişeliler ve korkuyorlar. Böyle bir ortamda
Mevlana bir toplum mühendisi gibi çalışarak, topluma moral aşılıyor,
topluma sevgi veriyor. Kısacası toplum dinamiklerinin ayakta kalması
için ne gerekiyorsa onu yapıyor.

Mevlana’nın bu müthiş ve engin mücadelesi sebebiyle, Anadolu insanı ona
büyük sevgi, saygı beslemiş ve düşüncelerini benimsemiştir. Onun
ölümünden yaklaşık 700 yıl geçmesine rağmen onun düşünceleri hala
Anadolu halkının ilgi ve sevgisini çekmeye devam etmektedir.

Mevlana’nın sevgi ve hoşgörüsü, yaşadığı günden bugüne, yalnız Türk
halkının değil, çeşitli din ve kültürden olan bütün dünya insanlarının
ilgi odağı olmaya devam etmektedir. Nitekim İrene Melikoff:
“Mevlana’nın eserlerini dünya milletleri kendi dillerine çevirip
okusalar, dünyada kötülük, harp, kin, nefret diye bir şey kalmaz”
demiştir. Şu anda Hollanda’da, Almanya’da Mesnevi okunmakta, sema
gösterileri düzenlenmektedir. Arayış içerisindeki Batılılar Mevlana ile
huzur bulmaktadırlar. Mevlana’nın çekim gücü insanları çekmeye devam
etmektedir. Sadece Batıda mı? Kesinlikle hayır. İran’da, Suriye’de,
Pakistan’da, Afganistan’da Hz. Mevlana’nın eserleri okunmakta ve yaşam
biçimi kabul görmektedir.

Mevlana’nın insan sevgisi Kur’an’a ve peygamberimize dayanmaktadır.
Peygamberimiz bir hadisinde “Allah güzeldir, güzelliği sever, kibir ise
Hakkı kabul etmemek ve insanları hor görmektir” buyurmuştur. İşte
Mevlana’nın sevgi ve hoşgörüsünde yatan temel prensip budur.

Mevlana’ya göre sevgi ve hoşgörü insanlık vasıflarındandır. Eşrefi
mahlukat, emri Mevlana’da hayat bulur. Hayvanın bu kavramlardan haberi
olmadığı gibi, bu duyguları yaşaması imkânsızdır. O bu konudaki
düşüncelerini şöyle ifade etmiştir:

Sen âşık olmadıysan, sevgi nedir, bilmiyorsan; Yürü git, ot otla; eşeksin sen(Mektuplar:95).

Aşk, büyükler için bal, çocuklar için süttür. Aşk her gemiyi batıran istiap fazlası son yüktür (Mesnevi VI: 4032).

Nur ve kemal, helal lokmadan doğar. İlim ve hikmet, aşk ve merhamet helal lokma ile olur (Mesnevi I:1707).

Mevlana’ya göre sevgi, muhabbet, dünyanın yaratılış sebebidir. Aslında
bu sufizmin temel hareket tarzını da oluşturur. Allah evreni sevgi
yüzünden yaratmıştır. Nasıl ki, çocuğun bedeni sütsüz yaşayıp
gelişemezse, ruhu da sevgisiz var olamaz. Yetişkinler içinse sevgi, bal
gibi çok tatlı bir şeydir. Yine Mevlana’ya göre, gerçek sevgi, muhabbet
karşılıksız sevgidir, sevdiğin kişinin seni sevip sevmemesi önemli
değildir.


İnsan yeryüzünde Allah’ın halifesidir. Mevlana bu derin Kur’ani kavramı
öyle güzel işler ki: “Dağ, taş, su, ateş, yel bile insana secde
etmededir. Birkaç lüzumsuz münafık secde etmemiş noksan mı gelir
insana”(Fihi Mafih:226).

Mevlana’nın sevgi anlayışı Yunus’un sevgi anlayışı ile örtüşür. Yunus,
Yaratılanı sev, Yaratandan ötürü diyor. Mevlana’da aynı inci çizgiyi
topluma aktarıyor. Allah insanı yaratıp ona ruhundan üfürdüğü için
insan da Allah’tan bir eser taşımaktadır ve dolayısıyla onun yeryüzünde
temsilcisidir. O sebeple Mevlana’nın nazarında kim olursa olsun, ister
dinli ister dinsiz, ister kadın ister erkek, ister zengin isterse fakir
olsun hepsi saygı değerdir. Bütün insanları bir gözle görmek ve ona
saygı göstermek gerekir. Ayrıca insanlardan şikâyet etmek de doğru
değildir. Çünkü Mevlana’ya göre, “Yaratıktan şikâyet, Yaratandan
şikâyettir”(Mektuplar:136).

Mevlana’ya göre insan sadece dışını değil ondan daha fazla içini temiz
tutmalıdır. Ancak o zaman olgun bir insan olabilir. Ya olduğun gibi
görün, ya da göründüğün gibi ol, hayat tarzı belki de günümüzde en çok
aranan haslet haline gelmiştir. O bu konuda şunları söylemiştir:
“Allah, sizin şekillerinize ve amellerinize bakmaz, kalbinize ve
niyetlerinize bakar.”

Mevlana insanları iyi-kötü diye ayırmamakla birlikte insanın kötü
taraflarından da bahseder. “İnsan tabaklanmış deri gibidir; rutubetten
bozulur, ağır ağır kokar”(Mesnevi IV: 104). “Sende nemrutluk var, ateşe
atılma, atılacaksan da önce İbrahim ol”(Mesnevi I:1606). Şu halde
insan, doğuştan iyi ve kötü meziyetleri potansiyel olarak bünyesinde
taşır. Eğer onu eğitirsen topluma ve insanlığa faydalı yapabilirsin.

Mevlana, hamdım, piştim, yandım, diyerek bir insanın hayatında hangi
aşamalardan geçmesi gerektiğini veciz bir şekilde ifade etmiştir.
Olgunlaşmak için insan hayatta sıkıntı ve çile çekmelidir. Bu sayede
nefsine hakım olmasını öğrenerek diğer insanlarla iyi geçinebilen
uyumlu bir birey haline gelebilir.

Mevlana eserlerinde insanın eğitimini ele almış ve hayatı boyunca
insanların eğitilmesi için mücadele etmiştir. Mevlana diyor ki, “Allah
sevgisi ilimle elde edilir, ilimden nasibi olmayanlar ve akılsızlar su
sevgiden mahrumdur” diyerek sevgiyi, akılla temellendirmiştir. Yani
aklı ve bilimi olmayanın sevgisi de olamaz. Gerçekten de ileri derecede
ruhsal rahatsızlığa maruz kalan insanlar, hiçbir şeye ilgi ve sevgi
duymazlar.

Bugün toplumumuzda, insanlar arasında sevgi ve tolerans eksikliği
bulunduğunu görüyoruz. Hemen bütün anlaşmazlıklar; sevgi, karşılıklı
anlayış ile sona erdirilebilir. Yeter ki, birbirimizi gerçekten ve
gönülden, karşılıksız olarak sevelim ve birbirimize hoşgörü ile
yaklaşabilelim. 700–800 yıl önce toplumumuz Hz. Mevlana ile nasıl
kimlik bulmuşsa, günümüzde de toplumumuzun onun hoşgörüsüne, sevgisine
ihtiyacı var.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.Ravzadesign.de
 
Mevlânâ'da evrensel sevgi anlayışı ve semâ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Sevgi ve Teslimiyyet
» Evde sevgi diliyle konuşmak

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ravza Gülüm :: İslam-i Konular :: Hz.Mevlana ve Mesnevi Okumaları-
Buraya geçin: