Ravza Gülüm
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Hakiki Alimler

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Zehra
Admin
Zehra


Mesaj Sayısı : 724
Kayıt tarihi : 31/10/09
Yaş : 33
Nerden : Almanya

Hakiki Alimler Empty
MesajKonu: Hakiki Alimler   Hakiki Alimler I_icon_minitimeSalı Kas. 03, 2009 11:32 pm

Peygamber
Efendimiz (S.A.V) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:
"Kendisinde şu üç şey bulunmayanın ilmine itibar edilmez. Çünkü o ilmin
bir menfaatı yoktur: Birincisi halim olmak Hakiki Alimler Nokta." Hilim (yumuşak huyluluk) sahibinin makamı, peygamberlik makHakiki Alimler NoktaHakiki Alimler Nokta. çok yakındır. Bu halimlik, cahilin yapmış olduğu bir hakarete, zulüme karşı sahibini muhafaza etmezse, ona itibar edilmez.

Enes bin Malik' ten (R.A) rivayet edildiğine göre, bir bedevi Peygamber
Efendimiz (S.A.V)' in yanına gelip, mübarek cübbesini sert bir biçimde
çekti. Öyle ki cübbesi, Peygamber Efendimiz(S.A.V)' in boynunda iz
bıraktı. Bedevi dedi ki: "Ya Muhammed! Yanında bulunanlardan bana da
biraz ver!" Peygamber Efendimiz (S.A.V) ona döndü ve tebessüm ederek,
etrafındakilere o adama bir şey vermelerini emretti.


Peygamber Efendimiz (S.A.V) ahlâken çok
halimdi. Ciltler dolusu kitap yazsak dahi, onun hilmini tam manası ile
anlatamayız. Onun için denizden bir damla da olsa, ona mutabaat
yapmamız, bizim için büyük sermayedir. "İkincisi veraHakiki Alimler Nokta.".
Bir kimsenin takvası ve verası, kendisini günahlardan muhafaza
etmiyorsa, o kimsede hayır yoktur ve ona itibar edilmez. Daima Allah-u
Zülcelal' in bildirmiş olduğu emir ve nehiye riayet edip, Allah-u
Zülcelal' in kudret ve azametinden korkarak, günahlardan kendimizi
muhafaza etmeliyiz.


Zira Allah-u Zülcelal, ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: "Hidayet ve rahmet, Allah'tan korkanlar içindir." (Araf;154)

"Üçüncüsü güzel ahlaktır." Bu da, insanlarla muaşeret kurallarına uygun ve edep üzere iş görmektir.

Nefsimiz eğer bunları yapamıyorsa - zira
başta da belirttiğimiz gibi nefis günahlara meyilli olarak
yaratılmıştır - o zaman Allah-u Zülcelal' den bunları yapabilmek için
kuvvet istememiz lazımdır. Bakınız! Allah-u Zülcelal, Peygamber
Efendimiz' i o kadar şerefli ve hürmetli yaratmasına rağmen, daima
şöyle dua ediyordu: "Ya Mukallib'ul-kulub, sebbit kalbi âlâ dinike ve
taatike." "Ey kalbleri çeviren (Allah-u Zülcelal)! Benim kalbimi, kendi
dinin ve itaatinde sabit kıl."


Peygamber Efendimiz' in bu duası, çok geniş
bir manadadır. Dini ve taati, kulluğu denildiği zaman, her türlü şey
içerisine girmektedir. Bir kimse bu şekilde dua ettiği zaman, Allah-u
Zülcelal de kabul edip başarıya ulaştırdığında, o kimsenin işi çok
kolay olur. Dinine yönelir ve yaptığı taat ve ibadetlerden zevk alır.
Günahlardan da kendisini muhafaza etme gayretinde olur.


Bu şekilde olduğu zaman da, nefis günahlara
ve hatalara meyilli olarak yaratıldığı halde, Allah-u Zülcelal' in
ayet-i kerimede: "Ancak Rabbinin şefkat ve merhamet gösterdiği nefisler
(bundan) müstesnadır." (Yunus; 53) buyurduğu, merhamet edilenlerin
grubuna gireriz. Ancak, bunun için Allah-u Zülcelal' den kuvvet
istemeliyiz. Evet, vücudumuzun çobanı olan kalbimiz ıslah olduğu zaman,
bütün azalarımız ıslah olacaktır. Allah-u Zülcelal, hiç bir kuluna
zulüm yapmaz. O (C.C), kullarına karşı ziyadesiyle merhamet sahibidir.
Çünkü O' nun merhameti, gazabından daha fazladır. Tabii insan da buna
karşılık olarak, kendi nefsine karşı biraz şefkat ve merhamet sahibi
olmalıdır.


Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: "Allah, kendi kullarına zulüm yapmaz. Ancak onlar kendi nefislerine zulüm yaparlar." (Yunus;44)

Biz kendi nefsimize, bilerek zulüm ve
hakaret etmek suretiyle, onu cehenneme atıyoruz. Yoksa, Allah-u
Zülcelal bize zerre kadar zulüm ve hakaret yapmaz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.Ravzadesign.de
 
Hakiki Alimler
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Alimler Üç Kısma Ayrılır...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ravza Gülüm :: İslam-i Konular :: Tefekkür ve Mütalaa Bölümü-
Buraya geçin: