Zehra Admin
Mesaj Sayısı : 724 Kayıt tarihi : 31/10/09 Yaş : 33 Nerden : Almanya
| Konu: Kur'an Sırlarla Dolu AMA.... Cuma Kas. 06, 2009 12:14 am | |
| Kur’ân’ın anlaşılırlığı ve apaçıklığı âyetlerin sarâhatiyle sâbit. Kur’ân’ın dört esası olan tevhid, nübüvvet (peygamberlik), ubûdiyet (ibâdetler), haşir ve adâlet ile alâkalı hükümleri açıkça anlamak, inanmak ve tatbik etmek için allâme olmaya gerek yok. Ancak Kur’ân öyle bir kitaptır ki bütün ilimleri ihtivâ eder. Hem öyle bir kitaptır ki her insan tabakasına hitâb eder. İstisnâsız her insan için bir hidâyet kitabıdır Kur’ân ve fakat ilim, irfan ve hikmette rüsuh peydâ etmiş, veya velâyet sahibi şahıslar için, onların ilim ve keşiflerini takviye ve tatmin edecek kadar da sırlarla dolu bir mucizeler mahzenidir. Ne sırlarla dolu olması apaçıklığına, ne de apaçıklığı lebâleb sırlarla dolu oluşuna halel getirmez, engel teşkil etmez.
“Hikmetli Kur’ân’ın sırları bilinmiyor, müfessirler hakikatini anlamamışlar!” şeklinde yaygın bir fikrin varlığı, fikir sahibinin niyetine göre kimi zaman çok rahatsızlık verici olabiliyor. Sebebi de şu: Bu fikrin iki yüzü var ve bu fikre sâhip iki farklı kesim var: Birinci kesim; iyi niyetli, hak ehli, müdakkik insanlar. Bunlar derler ki: Kur’ân bitmez tükenmez bir hazinedir, her asır temel ve muhkem âyetlerini anlayıp teslimiyetle kabul etmekle beraber, gizli hakikatlerinden de hisselerini almışlar. Anlayabildikleri kadar mucize kitâbın ‘sırlar’ını, ‘şifre’lerini çözmeye, anlamaya çalışmışlar. Ki, zaman geçtikçe, ilimde ve teknolojide yeni yeni gelişmeler vukubuldukça Kur’ân’ın daha başka sırları ve mucizeleri inkişaf ediyor. Her asrın insanı kendi hissesini kendi anlayışına göre Kur’ân’dan bulup, kabiliyeti miktarınca alıyor. Bu tür, Kur’ân’ın esrârını, pek çok hikmetlere binâen gizli kalmış mucizelerini gün yüzüne çıkarma çalışmaları Kur’ân’ın esasına, açık ve temel hükümlerine katiyen zarar verip halel getirmemiş, getirmez de. Yeter ki, iyi niyet ve ehliyet şartları eksik olmasın.
“Kur’ân’ın sırları bilinmiyor, müfessirler gerçekten onu anlamamışlar” şeklindeki yukarıda zikredilen fikre sahip ikinci kısım insanlar ise ya akılsız dostlardır, kaş yapayım derken göz çıkarırlar yahut da şeytan fikirli düşmanlardır ki, bunlar da Kur’ân’ın ahkâmını anlaşılmaz, ucûbe, insandan uzak, erişilmez olarak göstermek istiyorlar. Niyetleri Kur’ân’ı yüceltmek değil, Kur’ân’ı hapsetmek!
Bu tıynette olup tam aksi gibi düşünenler de yok değil: “Kur’ân gayet açıktır, hiçbir âlime, hocaya, şeyhe, müfessire ihtiyacın yok! Kendi başına hem de kendi dilinden pekâlâ sen de Kur’ân’ı okuyup anlayabilirsin!” diye şeytanın borazancılığını yapan kimi nâbecanları hepiniz bilirsiniz. Bunlar ‘Kur’ân’ derken ‘kendi yazdıkları meâllerini’ kastederler, “Hiçbir âlime, hocaya, şeyhe ihtiyacın yok!” derken de dillerinin ardında şu cümle saklıdır: “Ben varım ya, neyine yetmiyorum? Benim sözlerimi dinle, kitaplarımı oku, sana yeter!”
Velhâsıl: Kur’ân ‘arabiyyün mübîn’dir. Apaçık bir kitâb-ı mukaddestir. Herkes Rabbinin emir ve yasaklarını kolayca Furkan-ı Hakîm’den öğrenebilir. Bununla birlikte, Kur’ân, her asra ve her insan tabakasına hitâbeden mucizeler ve sırlarla dolu sâhili olmayan bir ummandır. Kur’an’ın sırları ve gizli kalmış mucizeleri Kur’ân’ın esaslarına kuvvet verir. İmanları takviye eder. Âlemlerin Rabbi’nin ilminin ne kadar kuşatıcı ve sonsuz olduğunu gösterir.
Kâinâtın her zerresi akılları hayrette bırakan mucizelerle dolu olduğu gibi, Kur’ân’ın her harfi de içi hârikalarla dolu definelerin anahtarları gibidir. Kur’ân’da harfleri adedince ilimler vardır. Kıyamete kadar geçen her yeni gün Kur’ân’ın yeni bir mucizesinin daha inkişaf ettiğini görecek ve her zaman dilimi de Kur’ân’dan kendine düşen hisseyi alacaktır. Önümüzdeki haftalarda bu köşede sırlar, hârikalar ve mucizelerle dolu bir Kur’ân seyahatine yelken açacağız inşâALLAH. Daha doğrusu bu seyahati yapan bu işin ehillerinden, meselenin mütehassıslarından nakiller yapacağız. Hayretle ve tekbirlerle okuyacaksınız.
Bizler Kur’ân hizmetkârlarıyız. Elbet onun sırlarını bilmek ve araştırmak hem hakkımız hem de vazifemiz.
Günleriniz Kur’ân’la dopdolu geçsin | |
|