Ravza Gülüm
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Zehra
Admin
Zehra


Mesaj Sayısı : 724
Kayıt tarihi : 31/10/09
Yaş : 33
Nerden : Almanya

İMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup Empty
MesajKonu: İMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup   İMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup I_icon_minitimeSalı Kas. 03, 2009 9:41 pm

ONBEŞİNCİ MEKTÛB
Bu mektûb, yine yüksek mürşidine yazılmışdır. İniş makâmındaki hâlleri ve birkaç gizli bilgiyi açıklamakdadır:

Hâzır olan gâibin, bulmuş olan kaçırmışın, kavuşmuş olan mahrûmun
sunduğu şöyledir ki: Çok zemândır onu arardım, hep kendimi bulurdum.
Sonra, işim öyle oldu ki, kendimi arasaydım, onu bulurdum. Şimdi, onu
gayb etdim, kendimi buluyorum. Onu kaçırdığım hâlde aramıyorum, yok
olduğu hâlde özlemiyorum. İlm bakımından huzûrdayım, kavuşmuşum,
karşılıyorum. Zevk bakımından ise, gayb etdim, aramıyorum. Zâhiri bekâ,
bâtını fenâdır. Bekâda iken fânîdir. Fenâda olduğu hâlde bâkîdir.
Fekat, ilmle olan fenâdır ve zevkle olan bekâdır. İşi düşmekde ve
inmekdedir. İlerlemekden ve yükselmekden kalmışdır. Onu, kalbden kalbin
sâhibine götürmüşlerdi. Şimdi kalbin sâhibinden kalb makâmına
indirdiler. Rûh, nefsden kurtulmuşdu. Nefs de itmînâna kavuşdukdan
sonra rûhun nûrlarının çokluğundan çıkmışdı. Şimdi rûh ile nefsi onda
topladılar. Onu her ikisi arasında geçit yapdılar. Bu aracılıkla,
yukarıdan almak, aşağıya vermek ni’metini ihsân etdiler. Fâideli
şeyleri alır, aldıklarını başkalarına verir. Hem alıcı ve hem
vericidir. Fârisî mısra’ tercemesi:

Dahâ söylersem, sonu gelmez.

Yüksek makâmınıza sunulur ki, sol el, kalb makâmına işâretdir. Kalbin
sâhibine yükselmeden öncedir. Yukarıdan indikden sonra kalb makâmına
getirirler. Bu makâm başkadır. Sağ ile sol arasında geçitdir.
Kavuşanlar, bunu iyi bilir. Sülûk yapmamış olan meczûblar, kalb
makâmına varırlar. Bunlara (Erbâb-i kulûb) denir. Kalbin sâhibine
kavuşmak için sülûk yapmak lâzımdır. Bir makâmın bir kimseye verilmesi
demek, ona bu makâmda husûsî bir şân hâsıl olması demekdir. Bu şân ile,
o makâmın erbâbından ayrılır. Ayrılıklarından biri, cezbenin, önce
olması demekdir ve o makâmda husûsî bekâsı hâsıl olarak o makâmın
bilgilerine ve ma’rifetlerine kavuşur. Kalb makâmının bilgileri ve
cezbenin sülûkün, fenâ ve bekânın ne oldukları ve bunlara benzer
bilgiler, bundan evvelki mektûblarda, yazılarak sunulacağı bildirilen
kitâbda açıklanmışdır. Mîr Seyyid Şâh Hüseyn, acele ile yola çıkdı,
temize çekmek nasîb olmadı. Bu kitâb üzerindeki kıymetli
düşüncelerinizi ve emrlerinizi okumakla şerefleniriz inşâİMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup Allahü
teâlâ. Azîz Mütevakkıf cezbe makâmında yukarıdan inmişdir. Fekat yüzü
bu âleme değildir. Hep yukarıya bakmakdadır. Yükselmesi başkasının
çekmesiyle olduğu için cezbeye uygundur. İnerken, birlikde az birşey
getirdi. Nisbetinin aslı, başkasına bağlı olan teveccüh idi. Kendisini
bu teveccüh yükseltiyordu. Bu nisbeti şimdi de vardır. Cezbe
nisbetinde, ceseddeki rûh gibidir ve karanlıkda bulunan ışık kaynağı
gibidir. Fekat bu cezbe, büyüklerimizin bildirdiği cezbe değildir
“kaddesİMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup Allahü
teâlâ esrârehüm”. O cezbe, Hâce-i Ahrâr “kuddise sirruh” hazretlerine
yüksek dedelerinden gelmişdir. [Ya’nî annesinin dedelerinden gelmişdir.
(Reşehât) kitâbı.] O büyüklerin, bu makâmda husûsî şânları vardır.
Birkaç talebe rü’yâda gördüler ki, yukarıda adı geçen Azîz Mütevakkıf,
Hâceyi yimişdir. Bu rü’yâ, bu makâmın görüneceğini göstermekdedir. Bu
cezbenin fâide vermek makâmı ile ilişiği yokdur. Bu makâmda, yüz, hep
yukarı doğrudur ve hep şü’ûrsuzluk lâzımdır. Cezbe makâmlarından çoğuna
kavuşdukdan sonra bunlar sülûke uygun olmaz. Bunları yazarken o makâma
doğru idim. Ba’zı incelikleri göründü. Sebebsiz teveccüh olunamıyor.
Herşeyin doğrusunu Allahü teâlâ bilir. O azîz, birkaç aydan beri aşağı
inmişdir. Fekat bu cezbe makâmına tam girmiyor. Bu makâmın şânını
bilmediği için giremiyor. Dağınık düşünceleri buna sebeb oluyor. Bu
saçma yazılar yüksek kapınıza kavuşduğu zemânda, bu makâma tam
gireceğini ümmîd ederim. Hâce hazretlerini bundan sonra tam indirirler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.Ravzadesign.de
 
İMÂM-I RABBÂNÎ 15.Mektup
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İMÂM-I RABBÂNÎ 14.Mektup
» İMÂM-I RABBÂNÎ 16.Mektup
» İMÂM-I RABBÂNÎ 1,Mektup
» İMÂM-I RABBÂNÎ 17.Mektup
» İMÂM-I RABBÂNÎ 2.Mektup

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ravza Gülüm :: İslam-i Konular :: Mektûbât-
Buraya geçin: